19 Şubat 2008 Salı

EV YAPIMI EZO GELİN


Ve karşınızda aslında hemen hemen herkesin bildiği, enfes Türk mutfağının gelini Ezo Gelin...Soğuktan titrediğimiz şu günlerde içimizi ısıtacak bir çorba. Çorba deyince akan sular durur bende .Yeni piştiğinde bir fincanın içine doldurup sıcak sıcak kaşıklamak en büyük zevkimdir.:) Hepimizin mutfağında bulunan malzemelerle yapılan, çorbamızın tarifine gelelim şimdi...


Malzemeler:

*1.5 kahve fincanı kırmızı mercimek

*1 kahve fincanı ince bulgur

*1 soğan

*salça

*pul biber

*nane

*tuz

*6 bardak su

*1 adet tavuk bulyon


1-Yapılışı gayet basit. Tenceremize yağımızı, ince kıyılmış soğanımızı ilave edip pembeleştiriyoruz. Salçasını ekleyip şöyle bir çevirdikten sonra kaynamış suyunu ilave ediyoruz.

2-içine mercimeği, bulguru ilave ediyoruz yumuşayana kadar pişriyoruz. Pişmesine yakın tavuk bulyonunu ilave ediyoruz. 2 dk. kadar da bulyon eriyene kadar kaynatıp altını kapatıyoruz.

3- Mikserimizle 5dk. kadar çırpıyoruz.

4- Az yağda nane ve pul biberi kızdırıp çorbanın üstüne döküyoruz. Afiyet olsun...

16 Şubat 2008 Cumartesi

SATIR KÖFTESİ


Satır köftesi yada diğer adıyla Düğün Köftesi Kırklareli'nin Lüleburgaz ilçesinin meşhuuuur düğün yemeğidir. Genelde köy düğünlerinde yapılır ve toprak fırınlarda pişirilir. Düğün yemeğinin pişeceği gün bu işten anlayanlar yada satırı iyi kullanabilenler ağaç kütüğü önlerine alıp, satırıda ellerine alıp başlarlar etin en güzel yerini kıymaya ...Biraz iç yağıda koymak gerekiyor kuru olmasın diye.Tabi bu toplulukla olur, imece misali...Bu süreç çok eğlenceli geçer.
Kıyılan etler büyük bir tepsi içinde toplanıp içine ince kıyılmış bol soğan, sarmısak, kırmızı toz biber, karabiber ve kimyon ilave edilip yorulur, tepsilerin içine yerleştirilir. Toprak fırına atılır. Bir saat geçtikten sonra çıkarıp etler birbirine yapışmasın diye iyice karıştırıp tekrar fırınlanır. Önemli olan etlerin birbirine yapışmaması. Sonra fırından çıkarıp misafirlere ikram edilir.

Böyle güzel bir et, böyle güzel bir lezzet yok bence...Harika bir tadı olur Satır Köftesinin. Bu köfteyi yemek için illaki köyde düğün yapılmasını beklemiyoruz. Ne kadar o lezzetin yerini tutmasada, evde annem de yapıyor. Annemin yaptığı da (tabi anacığımın elinin değmeside önemli bir unsur) çok güzel olur. Bizim satırda kıyama imkanımız yok. O yüzden kasapa gidip en iri ayarda kıyma makinesinden geçiriyoruz. Daha sonra anlattığım işlemi uygulayıp kendi mutfağımızda olan fırınlarda pişiriyoruz. Tabi o zaman yarım saatte bir karıştırmak gerekiyor. Çok lezzetli oluyor. denemek isteyenlere tavsiye ederim.

14 Şubat 2008 Perşembe

MİMLENDİM...


Sevgili arkadaşım http://ezgininmutfagi.blogspot.com/ Ezgi tarafından mimlendim. Konusu renkli bir fotoğraf paylaşımı... Teşekkür ediyorum Ezgi'cim. Çok sevdiğim, doğa harikası bu güzel kelebekle katılıyorum.Ömürlerinin çok kısa olmasına rağmen tüm ihtişamlarıyla gözlerimizi kamaştıran kelebekler....

Bende sevgili Arkadaşımhttp://serapuzun.blogspot.com/Serap'ı mimliyorum.





11 Şubat 2008 Pazartesi

PORSELEN DEMLİK ÇAY SAATİ ETKİNLİĞİ ''14'' KARAMEL ÇİKOLATALI SUPANGLE


Porselen demlik çay saati etkinliği ''14'' e Sevgili arkadaşımız Funda http://defneylebirlikte.blogspot.com/ ev sahibeliği yapıyor. Bu benim ilk etkinlik paylaşımım olucak. Kendisine kolay gelsin diyorum ve teşekkür ediyorum.


Malzemeler:

*5 su bardağı süt

*1/2 su bardağı un

*1 yumurta sarısı

*1 su bardağı şeker

*1 tatlı kaşığı tereyağ

*4 yemek kaşığı kakao

*1 küçük paket karamelli çikolata


Yapılışı:

1-Supanglemizi pişireceğimiz tenceremizin içerisine süt, un, kakao ve yumurta sarısını ekleyip mikserimizle iyice çırpıyoruz.

2- Tenceremizin altını yarım ateş yakıp sürekli karıştırarak kaynayana kadar pişiriyoruz.

3-Kaynamaya başlayan supanglenin içine şeker ve çikolatamızı ilave ediyoruz ve 5 dk. kaynatıyoruz.

4- Supanglenin altnı kapatıp tereyeğını ilave edip sürekli karıştırarak erimesini sağlıyoruz.

5-Sıcakken serviz kaselerine aktarıp, arzu ettiğimiz şekilde süsleyip servis yapıyoruz.(Ben damla çikolata ve hindistan ceviziyle süsledim) Afiyet olsun

10 Şubat 2008 Pazar

YENİ YAPTIĞIM BOYAMALARIM

Arada bir kayboluyor gibi oluyorum ama aslında buradayım arkadaşlar. Bazı ufak tefek işlerim olduğundan çok fazla uğrayamadım bloğuma...
Boş dönmedim tabi. Ciciler, biciler yaptım yine...Yanlız vazo takımıma hak ettiği fotoğrafı bir türlü çekemedim. Şimdilik yayınlıyorum ama tekrar fotoğraflarını tek tek çekicem çünkü üzerindeki taşlar hiç belli olmuyor.









7 Şubat 2008 Perşembe

ŞİFA SALATASI


Bu salatayı yapalı epey bir zaman geçti aslında ama yayımlamak bu güne kısmetmiş. İster misafirlerinize cici mamaların yanında, isterseniz sıcak bir çorbanın ardından ana yemek olarak yiyebilirsiniz. Ben, eşim ve oğlumdan oluşan çekirdek ailemde kimse ağır yemekleri tercih etmiyor. O yüzden sürekli ya yoğurtlu yemekleri, yada zeytinyağlıları tercih ediyorum. Aslında sağlıklı beslenme açısından da iyi oluyor bu durum.

Bu arada geçmiş olsun dileklerinde bulunan tüm arkadaşlara teşekkür ediyorum. Okullar açılana kadar inşallah atlatırız diye umut ediyorum.:)


Malzemeler:

*4 adet haşlanmış patates

*3 adet havuç

*250-300gr. kadar brokoli

*1 su bardağı kadar yoğurt

*3 yemek kaşığı mayonez

*1 diş sarmısak

*1 yemek kaşığı margarin

*3 yemek kaşığı süt

*çeyrek limon suyu

*tuz


1-Haşlanmış patatesimizi ezip bir yemek kaşığı margarinle biraz kavuruyoruz. Sonra içine süt ilave edip bir-iki karıştırıp limon suyu ve tuzu ilave ediyoruz. Arzu eden bu sırada karabiber ekleyebilir.

2-Brokolilerimizin üzerini geçicek kadar su ve arzu ettiğiniz kadar tuz ekleyip bir yandan onların pişene kadar haşlanmasını sağlıyoruz.

3-Havuçlarımızı rendenin iri tarafıyla rendeleyip, teflon tavamızda az sıvıyağla birlikte soteliyoruz.

4Servis tabağımızın en altına patates püresini, üzerine sotelediğimiz havuçları ve havuçların üzerine haşladığımız brokolileri yerleştiriyoruz.

5-Yoğut, mayonez, sarmısak ve tuz karışımı yapıp salatamızın üzerine döküyoruz.

6-İsterseniz pulbiber ekip, maydonozla süsleyebilirsiniz.

7-Afiyet olsuuuun:))))))

4 Şubat 2008 Pazartesi

KURUYEMİŞLİ KEK VE ÇATAL



Kısa bir süre ara vermem gerekti arkadaşlar. Oğlum Bilal'im hastalandı. Nedir bu kadar hastalıklardan çektiğimiz bilmiyorum. Çocuklar sürekli hasta. 1. Sınıfa gitmesi bu hastalık olayını daha da çok arttırdı. Dışarı çıktığımda dikkat ediyorum, ya insanlar hapşuruyor yada öksürüyor. Yüzlerinde belirgin bir mutsuzluk ifadesi var. İster eczaneye gidin ,ister hastaneye uzun uzun sıralar bekliyor sizi. Aman siz siz olun kendinize ve yakınlarınıza iyi bakın. Bol bol meyve , sebze ve bitki çayları tüketin.Malum hastalık yüzden bloğumla pek ilgilenemedim. Daha önceden yaptığım ama bir türlü sıra getiremediğim Çatal ve Kuruyemişli kek tarifini veriyorum. Hat çalışmama yaptığınız övgüler için çok teşekkürler...
Çatal için Malzemeler:
1 çay bardağı yoğurt
1 çay bardağı sıvı yağ
2 çorba kaşığı toz şeker
1 paket Dr. Oetker mahlepli kabartma tozu
200gr. oda sıcaklığında margarin
1 çay kaşığı tuz
Yeteri kadar un
Malzemelerimizden yumuşak bir hamur yapıyoruz , şeklini verip, yumurta sarısı sürüp ve çörek oto serpip 180 derece ısıtılmış fırında pişiriyoruz. Afiyet olsun:))

Kuruyemişli Kek için Malzemeler:
1 su bardağı sıvı yağ
1 su bardağı şeker
1 su bardağı koyu yoğurt
3 adet oda sıcaklığında yumurta
1 paket kabartma tozu
1 paket vanilya
1 çay bardağı kuru dut
1 çay bardağı kuru üzüm
1 çay bardağı iri kırılmış ceviz
1 çay bardağı kuru kayısı

Önce kuru üzüm, kuru kayısı ve kuru dutu su dolu bir kabın içine alalım. Bu sırada diğer malzemelerimizi çırpalım. Yumurta ve şekeri köpürene kadar çırpalım. Diğer malzemeleri de ilave edip onlarıda güzelce çırpalım ve en son olarak kuru meyvelerimizi suyunu sıkıp kekimize ilave edelim. Kaşıkla karıştırıp silikon kek kalıbımıza dökelim. (silikon kek kalıbına dökmeyenler yağlayıp unlamayı unutmasınlar) Önce kabarana kadar 150 derece fırın ısısında , sonra 180 derece de pişirelim. Afiyet şeker olsuuun:)))