31 Ocak 2008 Perşembe

HAT



Daha önce sizlere bahsetmiştim SEMPATİ SANAT EVİNDEKİ çalışmalarımdan. Sevgili Hocamız Ayfer Hanım'ın gözünün içine baktığım, acaba oluyormu? beğenecek mi? diye çoğu kez düşündüğüm bir çalışma. Hat yazısını gerçekten çok seviyorum. Zor olacağını göze alarak başladım aslında ama değdi doğrusu. Zaten Ayfer Hanım'ın Günaydıııın, Merhabalaaaaar diyerek kursa girişiyle hemen pozitif oluyorsunuz .Kendileri çok güzel bir insan. Ben hayran oldum samimiyetine, içtenliğine.Yazmadan geçemiycem birde çok sevdiğimiz, her türlü kaprislerimize katlanan, isteklerimizi yerine getirmeye çalışan sevgili arkadaşımız Sevcan var. Hem Sevcan'a hem de Hocamız Ayfer Hanım'a samimiyetleri ve içtenlikleri için çooook teşekkür ediyorum. Onların sayesinde inanılmaz derecede işimize yoğunlaşıyoruz . Bu hat çalışmasını yeni bitirdim. Çok emek verdim. Bu tabloyu gördüğümde ilk aklıma gelen sırt ağrılarım oluyor.
Hattımız tamamen el emeğidir arkadaşlar.

26 Ocak 2008 Cumartesi

ETLİ NOHUTLU BRÜKSEL LAHANASI



A,B,C vitaminleri bol miktarda bulunur. Lahana tohumları, kurt düşürücü ve idrar söktürücü olarak kullanılır. Ayrıca haşlanılarak yenilirse mide ve bağırsak yaralarına iyi gelir. Vücudu hastalıklara ve özellikle kansere karşı korur. Ses kısıklığını giderir. Guatr olanlar yememelidir diyor uzmanlar.
Ben her zaman savunduğum gibi sevmiyor olabilirsiniz, çocuğunuz yemek istemiyor olabilir ama bir yolunu bulup yada farklı tarifler deneyip bu tür sebzeleri mutlaka tüketmeliyiz. Oğlum Bilal'de hiç hoşlanmıyor aslında ama küçük bir pazarlık yaptık kendisiyle... Yemeğin resmini kendi çekmek istedi, bende ondan birazcık da olsa bu yemekten yemesini istedim. Sorun çözüldü. Afiyet olsuuun, şifa olsuuun.
MALZEMELER:
1 paket Brüksel Lahanası
1 kutu haşalnmış nohut konservesi
250gr. dana kuşbaşı et
1 büyük soğan
1 yemek kaşığı salça
1 adet et bulyon( yada haşladığınız etin suyu)
tuz

YAPILIŞI:
Etlerimizi düdüklü tencerimizde 15dk. haşlıyoruz. Ayrı bir tenceremizde soğanlarımızı sararana kadar kavurup önce lahanalarımızı biraz kavurup, etlerimizi, nohutlarımızı ve salçamızı da ekleyip kavurmaya devam ediyoruz. Üzerini geçecek kadar kaynar su, yada etsuyu, tercihen et bulyon ilave edip pişmeye bırakıyoruz. Pişme süresi kullandığınız malzemeye göre değişebilir. 30dk diyorum ama siz yinede kontrol edin.

22 Ocak 2008 Salı

AYVA TATLISI


Meyve tatlılarına bayılıyorum. Özellikle ayva tatlısı... Kış aylarında en sık yaptığım tatlılardan biridir. Meyveden olması sebebiyle, biraz olsun masumiyeti de var. Mesela meyvenin kendisinin şekerli olmasından dolayı, daha az şeker kullanıyoruz ve en önemlisi hiç yağ yok. Diyet bir tatlı diyemeyiz ama en azından diğer tatlılara göre daha masum.:)


MALZEMELER:

6 adet ayva

1.5 su bardağı su

1.5 su bardağı şeker

1 çay bardağı kıyılmış ceviz içi

Biraz kırmızı gıda boyası(Benim gibi abartmayın)


YAPILIŞI:

Ayvalarımızı soyup çekirdek yataklarını çıkartıp yıkıyoruz. Çekirdeklerinden 7-8 tane kadar ayırıyoruz. Tercihen teflon karnıyarık tenceresinin içine suyu, şekeri, ayva çekirdeklerimizi ve gıda boyasını ekleyip ayvalarımızı diziyoruz. Yarım ateşte pişirmeye bırakıyoruz. Alt kısımları yumuşayan ayvalarımızı çevirip diğer kısmının da pişmesini sağlıyoruz. Pişen ayvalarımızı tabağımıza alıp tencerede kalan şerbetin biraz daha kaynatarak jöle kıvamını almasını sağlıyoruz. Kıvamlaşınca içine cevizimizi aktarıp, karıştırıp ılınmasını bekliyoruz. Daha sonra cevizli jöleyi ayvalarımızın ortasına yerleştirip afiyetle yiyoruz.

20 Ocak 2008 Pazar

HAVUÇLU TOPLAR


Oğlumla beraber yaptığımız havuçlu toplar...Hindistan cevizine bulayan minik ellerin sayesinde, çok daha lezzetli oldular.
Malzemeler:
200 gr. Kare bisküvi
5 Havuç
2 su bardağı şeker
1 su bardağı su
1 su bardağı kıyılmış ceviz
Yarım çay kaşığı tarçın
100 gr. margarin
Yapılışı:
Önce havuçlarımızı rendeleyip, şeker ve su ilavesiyle suyu bitip yumuşayana kadar pişirelim. Piştikten sonra içine margarin, tarçın ve cevizimizi ekleyip, ılımaya bırakalım. Bu arada bisküvilerimizi ufalayalım ve içine havuçlu harcımızı ekleyip, yoğuralım. Ceviz büyüklüğünde toplar yapıp, hindistan cevizine bulayalım. Sonra da afiyetle yiyelim:))

GAZ LAMBASI


Sempati Sanat evinde öğrendiğim tekniklerle boyadığım önceden atıl durumdayken, şimdi odamızı süsleyen gaz lambam.

17 Ocak 2008 Perşembe

SUSAMLI TUZLU KURABİYE


MALZEMELER:

125gr. margarin yada tereyağı

2 yumurta (birinin beyazı üzerine)

1 çay bardağı sıvı yağ

1 çay bardağı sirke

1 paket kabartma tozu

1 tatlı kaşığı tuz

Alabildiği kadar un ilavesiyle kulak memesi yumuşaklığında bir hamur yoğuralım.

Halka şekli verip, önce yumurta beyazına sonra susama batırarak tepsimize dizelim. 185 derecede pişirelim. Afiyet olsun...

16 Ocak 2008 Çarşamba

GÜVEMLİ AYVA KOMPOSTOSU


Annelerin yaptığı yemekler, içecekler yada her neyse neden bu kadar lezzetli olur?

Bahsetmiş olduğum komposto güvemli... Güvem bir çalı çeşidinin meyvesi. Çok zor toplanır. Trakya yöresinde yetişiyor. Diğer yörelerde de olbilir. Bu konuda kesin bir bilgim yok. Üzüm tanesi kadar, mor renkli ve çekirdeği olan bir meyve...

Annem güvem kompostusunu hazırlamak için Ağustos ve Eylül aylarında güvem çalılarını kontrol etmiş ve en olgunlarını toplamış. Sonra güzelce yıkamış, saplarını ayıklamış. Tencerenin içine aktarıp üzerini iki, üç parmak geçecek şekilde su eklemiş ve yumuşayana kadar kaynatmış. Yumuşayan güvemlerini makarna süzgeçinden geçirerek ezmiş ve göz kararı şeker ekleyip suyuyla birlikte, 45dk. kadar tekrar kaynatmış. Aaaa bir de bakmış ki öncelikle güzel bir güvem marmelatı elde etmiş.İstenirse kahvaltıda marmelat olarak da yenirmiş. Sonra istediği meyvelerden komposto kaynatmış içine bir yemek kaşığı güvem marmelatı eklemiş şöyle güzelce karıştırıp kızlarına, damatlarına ikram etmiş. Tüm aile de beyenerek yemiş. Küçük kızı olan Mihriban da fırsat bilip hemen resmini çekmiş ve bloğunda yayınlamış.Ellerine sağlık anacığım demiş:):):)


14 Ocak 2008 Pazartesi

PIRASALI KIYMALI BÖREK


Resimde gördüğünüz bu lezzetli börekleri, bacım diyecek kadar çok sevdiğim arkadaşım Sevgili Aynur'a ait. Kahvaltıya davet ettiğinde yapmıştı. İnanın kokusu dışarıya kadar taşmıştı. Böreklerini afiyetle yedik. Ben şuna çok inanırım.''Cömertin ikramı şifa, cimrinin ikramı hastalık yapar''.Aynur arkadaşım da çok cömerttir sağolsun. Ellerin dert görmesin arkadaşım.
MALZEMELER:
5 adet yufka
3 adet soğan
4 adet pırasa
250gr kıyma
Krabiber
Tuz
Bir yemek kaşığı salça
YAPILIŞI:
Soğanlarımızı ince ince kıyıp sıvı yağda kavuruyoruz.Pırasalarımızı da ince kıyıp kavrulan soğanlarımıza ekliyoruz.Daha sonra kıymamızı ilave edip, suyunu çekene kadar salçasını da katıp iyice kavuruyoruz. en son olarak karabiber ve tuz ilave edip gül böreği şeklinde sarıyoruz.
Resimde gördüğünüz, kendini kedi hissetmeyen, aileden sayan bu kedicik de Aynur'un kedisi Garip.

12 Ocak 2008 Cumartesi

AHŞAP, SERAMİK VE CAM BOYAMA




Sempati sanat evinde boyadığım vazom. Tabi Hocamız Ayfer hanımın sayesinde, bu arada kendisine çok teşekkür ediyorum. Bu vazoyu görümcem hediye etmişti. Menemenden almış. El yapımı vazomuzu, el emeğiyle boyadık. Çokta şık oldu.






Ahşap boyama, seramik boyama ve cam boyama çalışıyoruz. Hepside çok zevkli. Bu işe yeni başladım ama, inanın boyadıkça rahatlıyor ve dinleniyorsunuz. Güzel şeyler ortaya çıkıyor. Bence bu işin sonu yok. Kurstan eve döndüğünüzde çoğu eşyayı boyanabilecek bir obje olarak görüyorsunuz. Aşağıdaki çalışmam da ahşap anahtarlık kutusu.




8 Ocak 2008 Salı

BİLAL NASRETTİN HOCA

Oğlum anasınıfının yıl sonu gösterisinde Nasrettin Hoca olmuştu.Arkadaşı Selehattin ile Peşin Para adlı fıkrayı canlandırmışlardı.Çok sevimliydiler.O gün iyi bir alkışı hakkettiler. Oğlumun ısrarı üzerine yayınlıyorum.


PEŞİN PARA
Nasrettin Hoca tarlada uğraşırken birden alacaklısı gelmiş."Nasrettin Hoca, paramı ne zaman ödeyeceksin." demiş.Nasrettin Hoca da"şu görüğün bölgeden devamlı koyunlar geçer. oraya bir tel örgü takıcam,takılan koyun yünlerini de satıp sana borcumu ödeyeceğim."demiş. Adam da haklı olarak gülmüş.Nasrettin Hoca buna karşılık adama "Ne oldu köftehor.Peşin parayı görünce gülersin demii!" demiş.

6 Ocak 2008 Pazar

ANNEMİN ÇETİKLERİ

Patik ya da çetik olarak ta bilinir. Trakyanın olmazsa olmazı olarak kabul edilir. Her kızın çeyizinde mutlaka bulunur. İncikli, boncuklu, işlemeli... daha önceleri çetiklerin adedi bazen 250-300 e kadar varırdı. Tabi ananne ve babaannelerin katkılarıyla. Şöyle bir gelenekte vardı: Bazı yörelerde gelin hanım, düğün mübarelemeğe gelen eş, dost ve akrabalarına bir tepsinin içine dizilmiş patikleri sunar ve herkes beğendiğini alırdı. Tabi zamanla yitirdiğimiz gelenekler bunlar. Halen yapmaya çalışanlar da var. Bu çetikler annemin. Ellerin dert görmesin anacığım.




































































4 Ocak 2008 Cuma

Zeytinyağlı Kereviz


Merhaba arkadaşlar. Bugün sizlerle yeni bloğumun ilk tarifini paylaşıyorum. Yemeğimiz "Zeytinyağlı Kereviz". Hem sağlıklı, hem lezzetli. Üstelik zeytinyağlı olmasından dolayı çok hafif. Bizim ailemizde sevilerek yeniyor. Kerevizi sevmeyenler, bence bir denesinler. Mutlaka seveceklerdir.



Malzemeler:
3 adet kereviz
3 adet patetes
2 adet havuç
1 çay kaşığı şeker
1 orta boy soğan
1 çay bardağı zeytinyağı
2 çay bardağı su
1/2 çay bardağı pirinç
1/2 limon suyu
Tuz

Yapılışı:
Düdüklü tenceremize önce kereviz ve patatesleri iri küpler halinde, havucumuzu verev olarak, soğanımızı yemeklik doğruyoruz. Üzerine pirincimizi, zeytinyağımızı, tuzumuzu, şekerimizi, limon suyunu ve yemeğimizin suyunu ekleyip karıştırıyoruz. Düdüklü tenceremizin kapağını kapatıp 20 dk. pişiriyoruz. Soğuyunca servis yapabiliriz. Arzu eden üzerine maydonoz, nane, dereotu ilave edebilir. Afiyet Olsun...

Çikolatalı Ayıcık Kurabiye





Bu sevimli kurabiyeleri oğlum Bilal'in okulu için yapmıştım.

Malzemelerimiz:
200 gr. tereyağ
100 gr. pudra şekeri
1 adet yumurta
Yarım su bardağı kakao
50 gr. ince kıyılmış çikolata
2,5 su bardağından az un
Yapılışı:
Önce tereyağ, pudara şekeri, kakao, çikolata ve un ile yumuşak bir hamur yapıp streçe sarıp buzdolabında yarım saat bekletelim. Daha sonra şekil verip 175 derece ısıtılmış fırında pişirelim. Soğuyan kurabiyelerimizin üzerini glazürle süsleyip fırının en düşük ısısında 10dk. kurutalım. Afiyet olsun...
Glazür:
1 adet yumurta akı
1 çay bardağı pudra şekeri
1-2 damla limon suyu
Yapılış:
1 yumurta akını bir fiske tuz ile iyiyce koyulaşana kadar çırpalım. Pudra şekerini ve limon suyunu ilave edelim. Glazürümüz hazır. Yumurta akı koymadan da yapabilirsiniz. Su ve pudra şekeriyle. Biraz pudra şekeri biraz su olarak göz kararı yapabilirsiniz. Gıda boyalarıyla renklendire bilirsiniz. Fakat şunu unutmamak lazım limon suyu koymazsanız glazürünüz sararır.

Tekirdağ ve Balık






Tekirdağ'ın özelliklerinden biri de balıktır. Evimin denizi görmesi sebebiyle her gün akşamüstü balıkçı gemilerinin gidişini ve sabahın erken saatlerinde dönüşlerini görmek çok heyecan verici. Hem de sonbaharda balık sezonunun açılmasıyla bu durum daha da çoşkulu oluyor. Tabi martıları da unutmamak lazım. Beyaz bir bulut gibi takip ediyorlar tekneleri. Bu manzarayı görüp te balık yememek olur mu? Hemen bir balıkçıya gidip balığımızı alıp afiyetle yiyoruz, sağlıklı yaşıyoruz, zinde kalıyoruz. Kış günü pazardan ya da marketten örneğin 5-6 ytl verip taze fasulye alacağımıza mevsimine uygun olarak balık tüketelim. Yaz aylarında da taze fasülyemizi afiyetle yiyelim. Böylelikle fazla horman tüketmekten biraz olsun kurtulmuş oluruz. Ayrıca balıkta A, B1, B2, D ve Omega 3 olduğunu unutmayalım.
Peki ya salata sever misiniz? Hem de bol limonlu çok iyi gider balığın yanında. Balık ve salata bence sıkı ikilidir. Daha önce lahana salatası denediniz mi? Tarifini yazıyorum. Afiyet Olsun.





Lahana Salatası:
Beyaz Lahana
Mor Lahana
Havuç
Taze Soğan
Dere otu
Tere
Yapılışı: İstediğimiz miktarlarda doğrayıp limon yağ ve tuz ekleyip karıştırıyoruz.